Yüz Çizgilerimiz ve Yüzümüzün Rengi Neyi İfade Ediyor? |
Yüzümüzdeki çizgiler ve kırışıklıklarla barışalım. Yüzümüzdeki çizgiler ve kırışıklıklar bizim yaşam deneyimlerimizin izlerini taşır. Her biri çok değerlidir. Eğer şuur altınızda çizgi ve kırışıklıklarınızı silmeyle ilgili bir çabanız varsa bunun nedenine bir bakın! Eğer sadece verdiklerinizi görüyor, aldıklarınızı görmüyorsanız bundan kaynaklıdır. Oysa siz botoks ile herhangi dışardan bir müdahale ile o çizgiyi sildiğinizde, o yaşam deneyimini silmiş olursunuz ve onu hiç yaşamamış gibi orada bir boşluk oluşturursunuz. O deneyimin bilgisini almak üzere daha büyük deneyimler yaşamak durumunda kalırsınız.
Yüz çizgilerimiz ise kaş başlangıcının sol tarafındaki çizgiler karaciğer, anne, geçmiş, madde ve dünya ve parayla ilgili konular ve rahatsızlıkları ifade eder. Sağ tarafındaki çizgiler safra kesesi, maneviyat, ruhsallık, gelecek, baba ve otoriteyle ilgili konuları ve hastalıkları işaret eder. Alnımızdaki çizgiler karaciğer. Alnımızın geriye doğru açılan kısımları safra kesesiyle ilgili rahatsızlıklar.
Dudağımızın üzerindeki iki çizgi aşağı doğru açılıyorsa, genişliyorsa genetik olarak bedenimizin biraz özene ihtiyacı var demektir. Çabuk hastalanabilen bir yapıda olduğumuzu ve bağışıklık sistemimizin yeterince güçlü olmadığını ifade eder. Eğer bu çizgi aşağıya doğru düz, paralel olarak iniyor ya da aşağıya doğru tek çizgi oluyorsa sağlıklıyız ve bağışıklık sistemimiz güçlü demektir. Dudağımızın altında bir çizgi varsa burası hormonal sistem kadınlarda rahim, erkeklerde prostat rahatsızlıklarına işaret eder.
Yüzümüzün rengi kırmızıya kaçıyorsa ateş elementi, kalple ilgili bir rahatsızlık olduğunu okuruz. Eğer burnun kıpkırmızı ve şişiyorsa, kılcal damarlarda çatlamalar varsa, bu bütün bedeni sarmış kalp krizine kadar götürecek, dolaşımla ilgili bir rahatsızlık olduğunu okuruz. Eğer yüzümüz bembeyazsa metal elementi akciğer ve kalın bağırsaklarla ilgilidir. Kişi bırakamadığı için hayattan yeterince alamıyordur. Yüzümüzün rengi sapsarı ise toprak elementi mide, dalak ve pankreasla ilgilidir. Kişi kontrolcü, iradesi güçsüz ve kararsızdır. Yine kendisini ve başkalarını dedikodu eder, içsel dedikoduculuğu vardır.